İskandinav Mitolojisi Eşliğinde Vikingleri Keşfetmek – Birsen Albayrak tarafından yazıldı…
İskandinav mitolojisi, İskandinav topluluklarının Pagan inanışları ve efsanelerinden oluşan gizemli, cezbedici bir dünya sunuyor. Danimarka, İsveç, Norveç ve İzlanda gibi İskandinav ülkelerinde yaşayan halklar, kuşaktan kuşağa zengin bir mitos öykü ve masallar aktarıla gelmişlerdir. İskandinav mitolojisi günümüz dünyasında mitoslarda geçen tanrılar ve simgeler yönüyle oldukça bilinirdir. Buna en güzel örneklerden bir tanesini beyaz perdeden ve edebiyattan verebiliriz: ’Yüzüklerin Efendisi’ kitap ve film serisi temeline bu mitosları ele almaktadır. İskandinav mitolojisinde dikkat çeken bir diğer simge Vikinglerdir. 8. ve 11.yüzyılda Vikingler dünyada büyük ses getiren bir topluluk olmuştur. İskandinav mitolojisinin izlerini Kuzey’in manzaralarını, Norveç fiyortlarını takip ederek Avrupa Rüyası’nın Kuzey Avrupa turu ile keşfetmek mümkün.
Kaldığımız yerden İrlanda’ya devam edelim. Sevgili Serdar’ın sıcak karşılaması, bize odasını hazırlaması ve gece keyifli sohbetimiz bizi hem duygulandırdı hem de hala böyle güzel insanların varlığını bilmek umutlandırdı. Bu arada Serdar’a, motorlarıyla dünyayı dolaşan sevgili Tuğçe ve Fatih sayesinde ulaştık. Serdar motoruyla Türkiye’ye gelirken bizim gezginlerle (ridetoworld) bir dinlenme tesisinde denk geliyor ve tanışıyorlar… Dünya böylesine de küçük işte. Dublin’de nerede kalacağız diye Fatihler ile yazışırken Fatih hemen Serdar’a mesaj atıyor. Serdar anında bize ulaşıyor. Gelin sizi bekliyorum diye. Böyle güzellikler de oluyor dünyada!
Birincibölümü okumadıysanız; İrlanda Cumhuriyeti yazımıza başlamadan önce göz atmak için tık tık… İrlanda 1.Bölüm
İrlanda Cumhuriyeti
Müthiş yeşilliklerin içinde bazen yağmurlu bazen güneşli motorumuzu sürmeye devam ediyoruz. Masallardan çıkmış topraklarda olmanın keyfine diyecek yok. Hava da İskoçya’daki günlerimize göre biraz daha iyi. Hedefimiz Slieve League olarak adlandırılan uçurumlar ve Donegal’e doğru devam ediyoruz. Bunglass Point olarak adlandırılan noktaya akşam hava kararmadan önce ulaşıyoruz. Bu noktaya yaklaşık 2-3 km kala bir kapı var ve kapının ön tarafında otopark bulunuyor. Motoru park edip yürümeye hazırlanırken karşı taraftan bir araba geldi ve kapıyı açtı. Kilitli sandığımız için bakmamıştık. Arabadakilere yürüyerek ne kadar sürdüğünü sorunca motorla gidin yürüyemezsiniz diye cevap verdiler. Biz de atladık motora, kapıyı açıp devam ettik…
İskoçya’da geçirdiğimiz keyifli günlerin ardından İrlanda‘yı da keşfetmeye hazırdık. Isle of Skye’dan ayrıldıktan sonra, yolda kalacak yer bulamayınca yağmurla birlikte Glasgow’a ancak geç saatlerde gelebildik. Gece burada iyi bir uyku çekip ısındık. Artık İrlanda’ya geçmeye hazırdık. Feribot biletimizi internet üzerinden aldığımız için kafamız rahatça kahvaltımızı edip yola çıktık. İskoçya’nın güzel doğasının içinde son bir kez daha ıslanarak feribotun kalktığı Cairnryan kasabasına ulaştık. Özellikle deniz kıyısında gittiğimiz bölümleri çok beğendiğimizi not etmişiz günlüğümüze 😊 Feribot geçiş bilgisi için linki tıklayınız… Feribot Geçişleri
Kutuplara Yolculuk adını verdiğimiz Alaska‘dan Antarktika‘ya uzanan gezimizin dönüş yolunda Avrupa‘da geçirdiğimiz 2 ay içerisinde Alp Dağlarının güzelliklerini ve yollarını da keşfetmeye çalıştık. Birbirinden muazzam Alp Geçitleri; insanı hem doğasıyla büyülüyor hem de asfaltın kalitesi ve virajların güzelliği ile motosiklet sürüş zevkine zevk katıyor. Hele de Orta ve Güney Amerika’dan sonra yollar ekstra kaliteli geliyor 🙂 .Geçitlerin bulundukları veya yakınlarındaki birbirinden şirin, renkli dağ kasabaları da en az geçitler kadar etkileyiciydi. İtalya’daki bazı geçitleri Alman arkadaşımızla hızlı geçtiğimizden tam hatırlayamasak da dilimiz döndüğünce anlatmaya ve fotoğraflarla en azından görsel olarak sunmaya çalıştık. Elektronik cihazlarımızın şarjının aynı anda bitmesinden dolayı çekmeyi kaçırdıklarımız da oldu 🙁 .
Mora Yarımadası, birbirinden güzel sahil kasabaları, antik kentleri, kaleleri, doğası yanında taş yapılı şirin dağ köyleri ile de her gidişimizde bizi biraz daha kendine hayran bıraktırıyor. Özellikle görülmesi tavsiye edilen birkaç köy birbirine yakın olunca bir hafta sonumuzu bu köyleri görmeye ağırdık. Bu şirin köyler yarımadanın ortasına yerleşmiş, Atina’dan araç ile 2 saat kadar uzaklıkta başlıyorlar…