"Enter"a basıp içeriğe geçin

İtalya Yol Notları – 4

İtalya Yol Notları – 4 (Salento)

Parga‘da geçirdiğimiz  keyifli dört  günden sonra yorucu bir İguamenitsa – Brindisi gemi yolculuğu ile İtalya’ya ulaştık (Tarih 13 Eylül 2023).  Çok kalabalık olan geminin tuvaletlerinde sorun olunca ağır bir koku altında yorucu bir yolculuk oldu.

Adem (Demir Atlı Yörük) ile Yıldız da bizimle beraber olunca işkence gibi geçecek saatler bir nebze de olsa eğlenceli hale geldi. Bol sohbet, çay kahve derken sabaha kavuştuk. Saat 9 gibi gemiden inip Lecce‘ye doğru yönümüzü çevirdik.

Lecce‘ye girmeden önce Decathlon mağazasına uğrayıp bazı kamp malzemesi ihtiyaçlarımızı giderdik. Lecce’ye girince San Biagio kapısının yanındaki Pinti pastanesinin önüne motoru bıraktık. İlk işimiz Pinti pastanesinde kahvaltı edip Lecce’nin meşhur badem sütlü buzlu kahvesini denemek oldu. Şekersiz kahve içmeye alıştığımız için mi yoksa gece gemide yorucu ve kokulu bir yolculuk yaptığımız için mi bilemiyoruz fakat bademli kahve bize o kadar etkileyici gelmedi.

Lecce – San Biagio

Kahve hoşumuza gitmese de pastane çalışanları ile yaptığımız  Türkiye sohbeti bizi mutlu etti. Sarı şehir lakaplı Lecce’nin enfes taş sokaklarını keyif alarak dolaştık. Meydanları, restoranları, kafeleri her köşeden fışkıran tarihi yapıları ile gezmesi hem keyifli hem de kolay bir şehir.  

Lecce

Ferzan Özpetek filmlerine aşinaysanız Lecce sokaklarına yabancılık çekmeyeceksiniz. Ünlü yönetmenin de Lecce’de yaşadığını not düşelim. Biz gece konaklama yapmadık ancak bu şehrin gecesini de mutlaka deneyimlemek gerekir. 3-4 saat kadar Lecce sokaklarını arşınlayıp bol bol Adem’in farklı perspektif fotoğraflarını bizim kahkahalarımız arasında çekmesini izleyerek akşam konaklayacağımız Gallipoli‘ye doğru yola çıktık.

Keşfe hazırız…

Gallipoli şehrinde Agricampeggio kamp alanında kaldık. Akşam günü de kamp alanının ön tarafında deniz kıyısında arkadaşlarımız ile batırdık. Unutulmaz anılara güzel bir  gün batımı olarak ilave ettik.

Gallipoli’den enfes gün batımı…

Kamp alanının sahil tarafı kayalık ona rağmen buldukları düz kayalara plaj sandalyelerini atıp denize girenler vardı. Biz şansımızı yarına şehir merkezindeki plajlara bıraktık…

Gallipoli

Gallipoli, Yunanca “Kallipolis” güzel şehir anlamına geliyor. Şehrin yeni tarafından bir köprü ile geçtiğimiz eski şehri; kalesi, plajları, keyifli daracık sokakları ile görülmeye değer. Tüm gün şehri dolaşarak geçirip enfes Purita plajında serinledikten sonra kamp alanına dönüp bol sohbetli güzel bir gece ile günü bitirdik. İddialara göre Gelibolu da bu isimle (Gallipoli) anılırken zamanla ismi değişip bugünkü adını almış.

Purita Plajı – Gallipoli

15 Eylül sabahı Adem’leri Avustuya‘ya evlerine doğru yolcu ettikten sonra biz de Salento bölgesini keşfetmek için yola devam ediyoruz. Enfes Akdeniz manzaraları ile geçtiğimiz yollar, yolumuzun üzerindeki Santa Maria di Leuca, Castro gibi kasabalar, enfes plajlar eşliğinde Otranto‘ya kadar geldik.

Santa Maria di Leuca

1480 yılında Osmanlı’nın ayak bastığı şehir,  plajı, daracık sevimli sokakları, kafeleri ve restoranlarıyla çok güzel. Burada kalıp bir de gecesini yaşamak lazım. Biz yola devam edeceğiz dolayısıyla motoru bırakıp 2-3 saat şehri dolaştık.

Otranto

Yaşam ağacı mozaikli tabanı olan Santa Maria Katedrali kesinlikle görülmeye değer.

Yaşam Ağacı Mozaiği – Santa Maria Katedrali

Otranto‘dan ayrıldıktan sonra yolumuzun üzerindeki Sant’ Andrea plajına ve daha sonra “Cave of Poetry” denilen doğal yüzme havuzlarına uğrayarak akşam kalacağımız kamp alanına geçtik.

Cave Of Poetry

Geceyi Parco Camper la Torre kamp alanında geçirdik. İşletmecisinin ilgisi ve temizliği ile kamp alanından çok memnun kaldık. Torre dell Orso sahiline inip dolaştık. Küçük bir sahil kasabası, tahminimizce yaz sezonunda çok kalabalık oluyordur.

Sant’ Andrea Plajı

Sabah kamp alanından ayrılınca gece dolaştığımız sahil kasabasını gün yüzüyle de görüp Monopoli‘ye doğru devam ettik. Monopoli’yi de çok sevdik. Sahil kasabalarının her biri birbirinden güzel nasıl sevilmesinler… Otranto gibi burada da şehir içinden denize girebiliyorsunuz. Daracık sokaklar, şirin evler, kafeler,restoranları ile hayat dolu bir şehir.

Monopoli

Monopoli‘de de kesinlikle en azından 1 gün kalarak gecesinin tadına da varmak lazım. Yolumuzun üzerindeki Polignano a Mare‘ye de uğrayıp kuzeye doğru yolumuza devam ettik.

Monopoli

Gezimizin asıl amacı İspanya ve Portekiz olduğu için Salento bölgesinde daha fazla oyalanmadan İtalya’nın kuzeyine doğru devam ettik. 2022 yılında yaptığımız İtalya gezisinin notlarını 3 ayrı paylaşımda sayfamızda okuyabilirsiniz.

İtalya yazılarımız için linki tıklayabilirsiniz. İtalya Yazılarımız

Not: Gemi ile geçişlerde elinizde biletiniz olsa dahi check-in yaptırmayı unutmayın.

Bu gezimizin instagram hikayelerine linkten ulaşabilirsiniz.

Keyifli geziler diliyoruz…

Ayfer & Onur

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir